6 Şubat 2014 Perşembe

Hasan AKDOĞAN / GÜMRÜK VE DIŞ TİCARET

Gümrük müşavirleri antideprasanist!...
GÜMRÜK VE DIŞ TİCARET
Hasan AKDOĞAN 
Çok geniş bir kitleye hitap eden ve bugün seçimlerini yapacak olan gümrük müşavirleri bu mesleklerini elde edebilmek için çok çetin yollardan geçiyorlar.
Bu meslek iki yoldan elde edilebiliyor.
Birincisi, yönetmelikte belirtilen yükseköğrenim kuruluşlarında mezun olan kişiler 3 yıl mevcut gümrük müşavirlerinin yanında staj görüyor. Bilahare yapılan sınavı kazanınca Gümrük Müşavir Yardımcısı oluyor. Keza, bu görev de de 3 yıl çalıştıktan sonra tekrar sınava tabi tutuluyor ve kazanınca gümrük müşaviri olabiliyor. İkinci yol ise gümrük teşkilatında çalışan ve belli görevlerde bulunanlara (eski 1615 sayılı Gümrük Kanunu'na ve yeni 4458 sayılı Gümrük Kanunu'nun hükümlerine göre) emekli olduklarında doğrudan Gümrük Müşavirlik Belgesi veriliyor.
Bu belgeyi alan emekli gümrük müşavirleri ek bir iş yaparak emekli aylığına katkıda bulunacak bir gelire ka-vuşma olanağı buluyorlar. Buna sevinilirken çoğunlukla yaşanan sevinç ve umutlar gerçekleşme bir yana gümrük müşavirinin emekliliği burnundan fitil fitil de gelebiliyor. Hayatı zindana dönebiliyor. Tüm kazancını, itibarını, kaybedebiliyor. Hatta hapishane kapıları da onlara açılabiliyor.
Gümrük müşavirini koruyan ve kollayan bir sistem yok.
Emekli olan gümrük müşavirleri, çalıştıkları dönemlerde bazı gerçekleri görememiş olabilirler. Ancak, bu mesleği ilerde yapacak olan bürokratların bilmeleri gereken önemli konulardan biri de, emekli olup karnesini alan müşavirin kendi şirketini kurarak iş yapması her zaman mümkün olmuyor. Bakanlıktan emekli olduktan sonra Gümrük Müşavirlik Belgesi olanların çoğu kendi şirketlerini kuramazlar. Nedeni ise, ne paraları vardır ve ne de müşterileri. Bir gümrük müşavirlik şirketini kurabilmek için en az 50 bin TL lazımdır.
Kimler şirket kurar?
Hem para sahibi ve hem de belli bir müşteri portföyü olanlar. Emekli olan gümrük müşavirini yakalar ve ona şirketi kurdurabilirler. Sermaye sahibi kişi, iki müşavire belli bir ücret verebilir ve kendisi de müdür olarak şirketi yönetebilir. Şirketin yasal sorumluları gümrük müşavirleridir. Parayı alan ve kazanan sermayedar olan kişidir. Eğer sermaye sahibi kişi gümrük müşaviri ile herhangi bir konuda anlaşamaz ise hemen bir başka müşavir bulur ve onu şirketten çıkarabilir. Gümrük beyannamelerini imzalayan gümrük müşavirinin herhangi bir sebepten dolayı mahkemeye düşmesi ve bakanlıkça müşavirlik belgesinin elinden alınması halinde gümrük müşaviri kapının önüne konur ve kaderine terk edilebilir. Gümrük müşaviri para kazanayım derken, Allah göstermesin hapsi bile boylayabilir. Beyannamedeki imza onundur.
Şimdi böyle acı bir gerçekle karşı karşıya olan emekli gümrük müşavirlerini nasıl koruyabiliriz?
Bakanlık, gümrük müşavirine en ufak olaylarda olay mahkemeye intikal etti diye mahkeme sonucunu bekle-meden disiplin cezası uygulayabiliyor. Esasen, yargılama neticesi beklenmesi daha gerçekçi bir yol olabilir. Gümrük müşaviri gerçekten bilerek ve isteyerek bir suça iştirak etmiş ise o zaman cezasını çekmesi kaçınıl-mazdır.
Aslında, mükelleflerce iş takip sözleşmesi yapılırken sözleşme üzerine gümrük müşavirinin imzasının alınması istenebilir. Bu sözleşmelerin gümrüğe ibrazı istenebilir. Dışarıdan müdür atanması kaldırılabilir. Şirket müdürlerinin karneli kişilerin olması istenebilir. Gümrük müşavirliği mesleğine saygınlık kazandırmak için der-nekler ortaklaşa çalışabilir.
Risk kriteri gözden geçirilebilir.
Özellikle, 65 yaşın üstündeki müşavirlerin imzaladıkları beyannamelerin kırmızı hatta düşmesi sıkça olabiliyor. Bu durumda bu kişilerin çalıştırılmaları/çalışmalarının olanakları daraltılmış oluyor. Bu insanları yaşlı, işe yaramaz kategorisine koymak haksızlık. Siyasette böyle bir yaş uygulaması söz konusu değildir.
80 yaşında başbakan olarak devleti yönetmek mümkünken gümrük müşaviri 65 yaşını geçti diye ona engeller koymak haksızlık.
ZEKERİYA TÜMER - GÜMRÜK MÜŞAVİRİ
Gümrük müşavirlerinin sorunlarından bir bölümünü 
Zekeriya Tümer dillendirmiş oldu.
Esasında Gümrük ve Ticaret Bakanlığı'nca da istenmesine rağmen "Oda / Birlik olmalarına engeller çıkartılması, bilmeleri gerekmeyen konularda kendilerine orantısız sorumluluklar yüklenmiş olması, Asgari Ücret Tarifesi'nin belirlenmesinde bir etkilerinin bulunmaması,.  Personel istihdamında sorunlar yaşanması, vergi yükünün ağır olması, gümrük idareleri ile işlerini yaptıkları şirketler arasında sıkışmış durumda olmaları…" gibi bir çırpıda akla gelebilecek sorunlar ve durumlar nedeniyle bu meslek mensuplarının Türkiye'de en çok antideprasan ilaç kullanan grubu oluşturmaları boşuna değildir. (İstanbul, DÜNYA - 02.03.2013 05:20)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder